30 Kasım 2010 Salı
Ev İçin Püf Noktalar..
1) Gözlüğünüzün vidası çok çabuk çıkıyorsa vidayı takmadan önce,vidanın gireceği deliğe renksiz oje damlatın.Vidayı öyle takın.
2) Satın aldığınız ayakkabılar ayağınızı sıkıyor ise onları bir kaç dakika buhara tutun.
3) Makasınızı bilemek istiyorsanız,zımpara kağıdı kesin.
4) Halıdaki sigara yanıklarından,yanık yerler üzerinde zımpara kağıdı ile dairesel hareketler yaparak kurtulabilirsiniz.
5) Mobilyaların yerlerini değiştirdiğinizde halıların üzerinde iz bırakır.Bu izleri yok etmek için izlerin üzerine bir parça buz koyun ve erimesini bekleyin.Daha sonra üzerinde elektrik süpürgesini gezdirin.İzden eser kalmadığını göreceksiniz.
6) Fermuarlı giyeceklerinizi çamaşır makinesine koymadan önce kapalı olup olmadığını kontrol edin.Açıksa zedelenebilirler.
7) Üst üste koyduğunuz bardaklar yapışıp çıkmıyorsa bir leğenin içerisine koyun.Üstteki bardağın içerisine buz koyup leğenin içerisine yavaş yavaş sıcak su koyun.Bardakların kolayca çıktığını göreceksiniz.
8) Satın aldığınız plastik ve cam eşyalarin üzerine yapıştırılan etiketlerden kurtulmak için etiketin üzerine yemeklik margarin sürün ve 15 dakika bekletin.Bir bez ile ovalayıp yıkayın.Üzerinde hiç bir leke ve çizilme oluşmayacaktır.
9) Ütü yapmayı kolaylaştırmak ve süreyi azaltmak için ütü masasının kılıfının altına alüminyum folyo koyun.Sıcağı geri yansıtacağından ütü yapmak daha kolay olacaktır.
10) Bez pabuçların temizlenmesi sorun oluyor ise pabuçları bir yastık kılıfının içerisine koyun.Kılıfın ağzını kapayın ve çamaşır makinasında yıkayın.Yeni gibi olacaklardır.
11) Buz kalıplarınızı su ile doldurmadan önce bölmelere portakal,limon ve dilediğiniz meyve parçacıkları yerleştirirseniz dekoratif buzlar elde etmiş olursunuz.
12) Eğer ayaklarınız çok ısınıp şişiyorsa onları saatlerce sıcak suda bekletmeyin,aksine kolonya ile ovalayın.Bilekleriniz ve ayaklarınız şişmeyecektir.
13) Eğer ayaklarınız çok hassas ise,sıcak havalarda şikayetleriniz artıyorsa,her sabah bir kaç damla zeytinyağı ile ovalayın.
14) Pamuklu giysilerinizin çekmemesi için ilk yıkamada bir gece soğuk suyun içerisinde bekletin,sonra yıkayın,çekmeyeceklerdir.
15) Dirsek ve topuklarınızın sertleşmesini istemiyorsanız,bir dilim limon ile ovun.Böylece yumuşacık olacaklardır.
16) Yeni bir tava satın aldığınızda ilk önce içinde bir miktar sirke kaynatın.Bu işlem ilerde kızartmalarınızın tavaya yapışmasını önleyecektir.
17) Cevizle dost olun.İçindeki yağ beyin hücreleri için çok yararlıdır.Kan şekerini düşürdüğü için şeker hastalarına da uzmanlar tarafından tavsiye edilir.
18) Duvarınıza çivi çakacağınız zaman işaretlediğiniz yerin üzerine çapraz bant yapıştırın.Çiviyi öyle çakın. Böylece duvarın alçısını çatlatmamış olacaksınız.
19) Kızartma yağını bir kaç kez kullanabilirsiniz.Kullanılır durumda olup olmadığını anlamak için kızgın yağın içerisine bir dilim ekmek atın.Ekmekte kara lekeler oluşmuyorsa kullanabilirsiniz.
20) Cevizlerin kabuklarını kolayca açabilmek için onları bir gece tuzlu suyun içerisinde bekletin.Böylece içleri de dağılmayacaktır.
21) Unlarınızın böceklenmemesi için,un kavanozunun içerisine bir adet defne yaprağı koyun.
22) Fırında patates yapmadan önce,10-15 dakika haşlayın ve çatal ile delin.Daha kolay pişecektir.
23) Büyük miktarda patatesiniz var ise torbanın içerisine bir adet elma koyun.8 hafta boyunca filizlenmesini ve büzüşmesini önler.
24) Kullanılmış limon kabuklarını rendeleyip şeker ile karıştırın.Kavanozun içerisinde buzdolabında uzun bir süre saklayabilirsiniz.Böylece pasta yaparken elinizin altında hazır bulunur.
25) Kabarık bir omlet yapmak istiyorsanız,bir çorba kaşığı suyun içerisine bir çay kaşığı mısır unu karıştırın. Hazırladığınız karışımı yumurtaya ilave edin.Böylece kabarık bir omlet yapmış olacaksınız.
26) Sarımsaklarınızı her zaman elinizin altında hazır bulundurmak istiyorsaniz kabuklarını soyduktan sonra bir kavanoza doldurup üzerine zeytinyağı koyarak muhafaza edebilirsiniz.Ayrıca bu yağ yemeklerinize, salatalarınıza ayrı bir lezzet katacaktır.
27) Peyniri kolay rendelemek için,15 dakika buzlukta bekletin.
28) Bisküvileriniz yumuşamışsa onları birkaç dakika fırınlayın.
29) Çekmeceleri içini boşaltmadan temizlemek istiyorsanız,elektrik süpürgesinin ucuna ince bir çorap geçirin.
30) Fırında tavuk kızartacağınız zaman üzerine koyduğunuz baharatlardan içine de koyun.Böylece daha lezzetli olur.
31) Domates salçanız çok ekşi ise içerisine bir havuç rendeleyin.Havuç,salçanızı tatlandıracaktır.
32) Mantarların daha lezzetli olması için pişirmeden önce üzerlerine biraz tuz ve limon suyu koyun,5 dakika bekletin.Daha sonra pişirin.
33) Fırında tavuk kızartacağınız zaman bir limonu ikiye bölün,yarısını tavuğun üzerine bastırarak iyice sürün.Diğer yarısını ise tavuğun içerisine yerleştirin.Tavuğunuz nar gibi kızaracaktır.
34) 2 Çorba kaşığı yoğurdu,sulandırılmış 1 çorba kaşığı salçayı ve birazda zeytinyağını derin bir kabın içerisinde karıştırın.Fırına koymadan önce tavuğun her tarafına sürün.Çok daha lezzetli olacaktır.
35) Hazırladığınız kekin ortasına malzeme koyacağınız zaman bıçak ile kesmenize gerek yok.Dikiş ipliğini kekin etrafına gerip dikkatlice çektiğiniz zaman düzgün bir şekilde kesildiğini göreceksiniz.
36) Hazirladığınız kekin,fırında pişirirken çökmemesi için hamuru kalıbı ile birlikte fırına koymadan önce 20 dakika kadar dinlendirin.
37) Pişirdiğiniz sebzelerin renklerini kaybetmemesi için bir kesme şeker yada limon suyu koyun.
38) Hazırladığınız omletin tavaya yapışmaması için,önce tavayı ocağa koyup iyice ısıtın sonra yağı döküp kızdırın.Daha sonra karışımı tavaya alın ve ocağın altını kısın.
39) Kesilmiş ve açık havada kalmış soğan zararlıdır.Kullanmadığınız soğan parçalarını saklamayın.
40) Çok miktarda alkollü ve alkolsüz kokteyller hazırladığınızda onlardan bir miktarını buz kaplarına yerleştirin.Kokteyllerin içerisine bunları kullanın.Böylece sulanıp tatlarını kaybetmeyeceklerdir.
41) Kuru soğanları kese kağıdına sardıktan sonra buzdolabının sebze bölümünde muhafaza ederseniz çürüyüp bozulmasını önlemiş olursunuz.
42) Kızarttığınız tavuğun tekrar ısıttığınızda lezzetini kaybetmesini istemiyorsanız tavuk parçalarını bir süzgece koyun.Tencerenin içerisinde su kaynatın ve süzgeci üzerine oturtun.Buharda ısıtılan tavuk lezzetinden hiçbir şey kaybetmeyecektir.
43) Satın aldığınız kiviler çok sert ve ham ise bir gece boyunca plastik bir torba içerisinde elma ve armut ile saklayın.
44) Evde pasta yaparken kullandığınız meyve şekerlemelerinin dibe çökmesini istemiyorsanız hazırladığınız hamura bir miktar mısır unu ilave edin.Meyveler pişerken suları yoğunlaşır ve dibe çökmezler.
45) Kek kalıbınızın içine hamurunuzu dökmeden önce ortasına bir şerit alüminyum folyo koyun.Böylece kekinizi pişirdikten sonra kolayca çıkartabilirsiniz.
46) Soğan,sarımsak kesmeden önce parmaklarınıza limon suyu sürerseniz,istemediğiniz kokulardan kurtulmuş olursunuz.
47) Kızartma kokularının bütün eve yayılmaması için yağın içerisine 1-2 dal maydanoz atın.
48) Lambalarınızın üzerine kullanmadığınız kokularınızdan veya biraz vanilya sürerseniz,lambalarınızı yaktığınızda mis gibi koku yayılacaktır.(Fazla sürmeyin.)
49)Parfümü bitmiş küçük parfüm şişelerini atmaya kıyamıyorsanız onları çamaşır dolabınıza koyun.Böylece çamaşırlarınızın hoş kokmasını sağlarsın...
ALINTIDIR...
23 Kasım 2010 Salı
-bugün mutlu olmak için ne yaptın?
-sebep sonuç ilişkisi kurulabilen her şey mekaniktir.
dondurma yersin ve mutlu olursun, mutlu olmak için dondurma yemezsin. mutlu olmak için kendine tek taş yüzük alabilirsin bebeğim ama o yüzük bir süre sonra sana sadece mutsuzluğu anımsatır. kafanı dağıtsın diye yaptığın bir şey seni ...bir süre oyalayabilir, sen seni mutlu etmeyen şeyler içinde boğulmayı seçmiş isen yapılabilecek pek bir şey yoktur.
mutlu olmayı bilmeyen birisi, bir şeyler yaparak mutlu olabileceği fikrine saplanıp kalır. dışarı çıkmak, sinemaya gitmek, sevgili ile öpüşmek, maça gitmek gibi olayların vuku bulmasını bekler. bazı nevrotik orta yaş bunalımı kadınları kendilerine çiçek alırlar, eve götürüp koklarlar ve kendilerini mutlu varsayarlar mesela. bir erkeğin kendisine çiçek aldığını arzularlar bunu yaparken. en kötüsü ise, bir erkek bu kimselerin hayatlarında var olmadıkça kendi kendilerini mutsuz etmeleridir
mutsuzluğa genelde hedeflerinin büyük bölümüne ulaşmış insanlar düşerler ve bunda anormal bir durum yoktur. hedefin amaç değil araç olması tüketim toplumlarını içten dagıtan bir şeydir. dikili bir ağacım olsun diyerek bunun için didinsem, bunu elde etsem ben mutlu olmalıyım. ama bunu elde edip de niye ikincisi olmasın, üçüncüsü olmasın, daha büyüğü, daha yenisi, daha güzeli olmasın diyerek kendimi dağıtırsam, mutlu olmayı hak etmiyor olduğum gerçeğini kabul etmem gerekmektedir.
güzel bir işi, evi, ailesi, sevdikleri, hobileri vesaireleri olan insanlar da mutsuz olmaktadırlar. ne istediğini bilmeyen insanlar mutsuz olmaktadırlar. doyumsuz insanlar mutsuz olmaktadırlar. şüpheci insanlar mutsuz olmaktadırlar. kendisine acıyor görünümü altında, kendisinden daha mutlu olan insanları kıskananlar mutsuz olmaktadırlar.
"eksik bir şey mi var" diyen insan mutsuzdur.
"bugün mutlu olmak için ne yaptım" cümlesini kuran insan mutsuzdur. "bugün aşık olmak için ne yaptım" sorgulaması kadar temelsiz bir sorgulamadır bu. mutlu olmak için çikolata yiyen insan acınasıdır, mutluluk için kokain kullanmak gibi bir şeydir bu. default mutsuz insanlar, bir çırpınış içinde, kendilerini mutlu edebilecek bir şeyler yapmaya çalışırlar ve gerçekte ne yaptıkları zaman mutlu olduklarını bilmiyorlarsa durum kötüdür.
bir insan balık tutarak mutlu olabilir. ama balık tutmaya gitmediği her gün kendisini mutsuz hissedecektir. robotlaşan insanların hayatları, onlara çok çalışmalarını, başarılı olmalarını öğütler bol bol. ama bir yandan da delirmemeleri için sevdiği şeylere vakit ayırmalarını da tembihler. (öss)ye çalışan öğrencilerin programları vardır mesela, belli saatler arasında okul, yemek yeme, test çözmek, sonra tam bir saat televiyon izleme hakkı, pazar günleri iki saat basketbol oynama hakkı gibi aktiviteler çoktan hesaplanmış, kitaba uydurulmuştur.
eğer bir insan makineleşme sürecine başkaldırmayıp da sonrasında kendisini mutsuz hissediyorsa suç biraz da onundur. günlerce sabahın köründe işine gidip geceleri yorgun argın dönen bir memur, cuma gecesi ağzından salyalar aka aka, pazar gecesi küfrede küfrede uyur. tüm hafta boyunca bütün yorgunluğumu gezerek tozarak, eğlenerek coşarak atmalıyım düşüncesine sahip olur ve sonra da si.si. masasının başına döner. bu insan, haftasonu mutlu olmak için bir şey yapmazsa ayvayı yiyecektir. çünkü çok mutsuz bir hayatı vardır.
"bugün mutlu olmak için ne yaptın" sorusu kimilerini mutsuz eder. zaten mutsuzdur, "mutlu olmak için bir şeyler yapmadım!" diyerek daha da mutsuz olur, çünkü yaşantısında mutlu olabilmesi için ekstra çaba sarf etmesi gerekmektedir, ya seçtiği yaşam onu mutsuz eder ya da kişisel özellikleri onu mutlu olmaktan men eder.
"bugün mutlu olmak için ne yaptın" sorusuna "hiçbişii.." diyen birisinin mutlu olma ihtimali yüksektir, çünkü bu kimse zaten mutludur. sadece onu mutsuz edecek şeyler hayatının bir parçası değildir, elindekiyle yetinmektedir vesaire. "ne diyon ya" diye cevap bile verebilir hatta, "mutlu olmak için bir şey yapılması mı gerek" diye sorabilir. sizin onu anlamayacağınız gibi o da sizi anlamaz. ama o mutludur.
19 Kasım 2010 Cuma
19 YAŞ!!!
YAŞ 19 !
taptaze gönlün ve hayallerin
papatyalar gibi bembeyaz.
yoluna serilmiş tüm hevesler
tadına doyulmaz bir andır!
omuzuna konan kelebeğin gülücüğü..
18 Kasım 2010 Perşembe
BAYRAMINIZ BAYRAM OLA...
Âlem-i İslâm'a rahmet su gibi aksın, bayram olsun bayramlarınız..
Evleriniz cennet kokusu gibi koksun, bayram olsun bayramlarınız...
Evleriniz cennet kokusu gibi koksun, bayram olsun bayramlarınız...
8 Kasım 2010 Pazartesi
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)